ÇOCUK HAKLARI SOKAĞI

Sakarya Halk Gazetesi Köşe Yazarı Mehmet TAŞTAN’ın bu hafta köşesinde yayınlanan yazısı…

ÇOCUK HAKLARI SOKAĞI

Adapazarı Belediyesi’nin yeni dönem projeleri arasında yer alan Çocuk Hakları Sokağı’nın açılışı yoğun bir protokol katılımı ile gerçekleştirildi.

İlimize ve ilçemize hayırlı olsun…

Bu anlamlı projeyi inceleyen Ankara Kent Araştırmaları Enstitüsü tarafından Uluslararası İdeal Kent Ödülleri kapsamında  ‘’Çocuk Dostu Kent ‘’ ödülünü kazanan İlçenin yeni, genç ve dinamik Başkanı Mutlu Işıksu ve ekibini tebrik ediyorum.

Çocuk Hakları Sokağın da bisiklet yolu, yürüyüş yolu, yeşil alan, otopark ve aktivite alanları bulunuyor.

Aktivite alanı üzerinde zemin oyunları, eğitici bilgi, oyun tabelaları, duvar oyunları, trambolin, aktivite oyun masaları, futbol ve basketbol alanı, bisiklet yolu ve trafik eğitim alanları var.

Evden dışarı çıkmayan, sosyal medya çocuğu olarak yetişen evlatlarımızın akranları ile buluşma ve kaynaşması, geleceğin nesillerin yetişmesinde güvenli ve huzurlu ortamların ve mekânların oluşturulması, içinde bulunduğumuz zaman diliminde ne kadar çok önem arz ettiğinin farkında olmak, oldukça önemli!

Adapazarı Belediye Başkanı Işıksu’nun açılışta ifade ettiği şu sözleri,

“Oyun bir haktır ve çocuklarımızın en temel ihtiyaçlarından biridir. Çocuklar oyun oynarken merak eder, araştırır, eğlenir, paylaşır, kendini ifade eder, deneyimler, öğrenir. Çocuklarımıza haklarını bilecekleri, güvenli bir sokakta ekranla değil akranlarıyla büyüyecekleri bir ortam sağlayarak Adapazarı’mızın çocuk dostu şehir hüviyeti kazanmasını amaçladık ve hamdolsun bunu da başardık.’’  bu mana da çok önem arz ediyor.

Millet Bahçeleri ile başlayan bu ve benzeri projeleri çok anlamlı buluyorum.

Teşekkürler Başkan Işıksu…

CANA KIYMAK!

Sıkça intihar etme, cana kıyma haberleri duyar olduk!

Dünya sıkıntılarından kurtulmak için ölüm istenmez.

Müslüman bir insan ise intiharı asla düşünmez.

Çünkü intihar, sonsuz bir hayat için, bir çare, bir kurtuluş değil,

Aksine tarifi imkânsız azaplara kendini atmak demektir.

Bir insanın kendi canına kıymasını bir türlü aklım almıyor.

İntihar etmenin, başkasını öldürmekten daha büyük günah olduğunu bile bile…

İnsan kendi canına nasıl kıyar?

Rabbim sonumuzu hayr eylesin…

ŞEHİR ÜNİVERSİTESİ!

İstanbul’da bir İlim Yuvası…

Binlerce öğrencisi var…

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Başbakanlığı döneminde, tarafından verilen onay ile bu ilim,irfan yuvasının kurulduğu arazi kiralanıyor.

Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu zamanında ise bu arazi mülkiyetinin tapusu Şehir Üniversitesine devrediliyor.

Tapusu devredilen, bu tapulu arazi üzerine Halkbank’tan kredi çekiliyor.

Danıştay bu tapu devir işlemini iptal ediyor.

Arazi Milli Emlak’a geçiyor.

Halkbank bu tapulu arazi üzerine verdiği açıkta kalan, kredi alacağının peşine düşüyor.

Üniversiteyi idare eden vakıf yaşanan bu gelişmeler ile zorda olduklarını, eğitime ara verebileceklerini söylüyor.

Kendi kurdukları bir üniversitenin idaresinde onca sıkıntı yaşanırken, üniversitenin kapatılması düşünülürken, şimdilerde yeni parti kuracakları iddia edilen, bir üniversiteyi ayakta tutmayı başaramayan bu şahıslar, ülkeyi daha iyi yöneteceklerini söylüyorlar…

Vazgeçin dürüstlük edebiyatı yapmaktan…

Ne haltlar çevirdiyseniz, çevirdiniz!

Bu milletlin duyguları ile oynamayın…

Alın nefsinizi ayaklar altına!

Ayııptır…

Yazıktır…

Günahtır…

Kaynak ve yazının tamamı

http://www.sakaryahalk.com/m-cocuk-haklari-sokagi-4416.html