İstanbul’un Fethi’nin 565.yılı

“Kostantiniye, bir gün fetholunacaktır. Onu fetheden asker ne güzel asker, onu fetheden komutan ne güzel komutandır.” Aziz İstanbul’un Fethinin 565.yılında Şehidlerimizi rahmetle anıyoruz. İSTANBUL'UN FETHİ İs­tan­bul’un fet­hi, 6 Ni­san - 29 Ma­yıs ara­sın­da 53 gün sü­ren mu­ha­sa­ra­dan son­ra ger­çek­leş­­­ti. Fâ­tih Sultan Mehmed Hân ota­ğı­nı, Top­ka­pı-Mal­te­pe’de kur­du. Top­ka­pı-Edir­ne­ka­pı ara­sın­da­ki mer­kez cep­he­si­ni biz­zat ida­re et­ti. 300.000 as­ker ve 20 par­ça do­nan­ma­dan mü­te­şek­kil or­du­nun, ye­ri ve gö­ğü sar­san tek­bir ve teh­lil ses­le­ri ara­sın­da, Sultan, Top­ka­pı’dan şeh­re gir­di ve Ortaçağ’a son verdi. Bu fetih, Türk ve ci­han ta­ri­hi ba­kı­mın­dan çok önem­li­dir. Do­nan­ma­yı, Be­şik­taş’tan Ha­liç’e in­di­rmesi ve Ka­sım­pa­şa’­dan baş­la­ya­rak boş fı­çı­lar üze­rin­de ka­las­lar bağ­la­tıp, Ka­sım­pa­şa-Ay­van­sa­ray ara­sın­da 5,5 m enin­de köp­rü teş­kil et­tir­me­si, onun as­ke­rî ve tek­nik dehâ­sı­nın mah­sû­lü­dür. Fatih, Yedikule, Kireç İskelesi, Şehremini ve Rumeli Hisarı câmileri, Fâ­tih Sultan Mehmed Hânın Müslümanlara bıraktığı yâdigarlarının en kıymetlilerindendir. İS­TAN­BUL’UN FET­Hİ­Nİ GÖ­REN ÜS­KÜ­DAR Üs­kü­dar bir ulu rü­yâ­yı gö­ren­ler şeh­ri, Se­ni gıp­tay­le ha­tır­lar va­ta­nın her şeh­ri, Hep­si der: “Han­gi şe­hir gör­müş onun gör­dü­ğü­nü? Bi­zim İs­tan­bul’u fet­het­ti­ği­miz mut­lu gü­nü. El­li üç gün ne me­hâ­bet­li te­mâ­şa idi o. San­ki hal­kın uya­nık gör­dü­ğü rü­yâ idi o. Şim­di beş yüz se­ne geç­miş o bü­yük ha­tı­ra­dan El­li üç gün­de o hen­gâ­me gö­rül­müş bu­ra­dan, Can­la­nır lev­hâ­sı hâ­lâ be­şer et­tik­çe ha­yâl O za­man or­ta­da, her sa­ni­ye ger­çek bir hâl. Gür­le­miş Top­ka­pı’dan bir ye­ni şid­det­le da­ha. Şan­lı na­mıy­le “bü­yük top” de­ni­len ej­der­ha. Sarf edil­miş ni­ce kol kuv­ve­ti gün­düz ve ge­ce. Ka­ra­dan sevk edi­len yüz ge­mi geç­miş Ha­liç’e Son gü­nün cen­gi olur­ken, ne şa­fak­mış o şa­fak. Üs­kü­dar, göz­le­ri dol­muş, te­pe­ler­den ba­ka­rak, Gör­müş İs­tan­bul’a yüz­bin me­le­ğin uç­tu­ğu­nu, Sak­la­mış dur­muş, asır­lar­ca, ha­yâ­lin­de bu­nu. Yah­ya Ke­mâl Be­yat­lı turktakvim.com