KAZAKİSTAN!

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Sakarya Halk Gazetesi Köşe yazarı Mehmet TAŞTAN’ın bu hafta köşesinde yaımlanan yazısı…

KAZAKİSTAN!

En son geçtiğimiz yıl Demokrasi ve Özgürlükler Adası’nda gerçekleştirilen 8. buluşma ile adını Türk Devletleri Teşkilatı yapan organizasyonu destekleyen en güçlü ülkelerden biri olan Kazakistan, bir anda Gaz’a yapılan zam bahanesi ile SSCB’nin yıkılmasından sonra gerçekleşen en büyük halk ayaklanmasını yaşadı.

Binlerce insan tutuklanırken, yüzlerce ölü ve yaralı var.

Ülke de OHAL ilan edildi.

Tüm dikkatler Kazakistan’da yaşanan bu gelişmelere çevrildi.

Ülke de yaşananlar Tokoyev ve Nazarbayev arasında ki yeni bir siyasi iç çekişme mi? Yoksa güçler mücadelesi mi? Durum şimdilik bir muamma…

Kazakistan Devlet Başkanı Kasım Cömert Tokayev eylemcileri dışardan müdahaleci gibi göstererek terörist ilan ederken, isteği üzerine de Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) ülkeye asker gönderdi.

Bu gelişmenin Kazakistan’ın bağımsızlığı için sıkıntılı bir durum oluşturduğu dile getirilse de, Cumhurbaşkanı Tokoyev’in bu isteği TDT’dan yapmaması da kafalarda yeni bir soru işareti oluşturdu.

ABD Dışişleri Bakanı Blinken “Ruslar evinize bir kere girince çıkarması zor” derken, Rusya Dışişleri Bakanlığı ise bu açıklamaya cevaben “ABD evinize girdiğinde hayatta kalmak, tecavüze uğramamak ve soyulmamak zordur” açıklamaları ile dünya da yaptıkları onca zulmün suçunu itiraf eder gibi oldular.

Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu ise konu ile ilgili ;’’Temennimiz bir an önce Kazakistan’ın istikrara, huzura, barışa kavuşmasıdır. Bunun için Türkiye ve Türk Devletleri Teşkilatı olarak her türlü desteği vereceğiz. Türk dünyasının derdi bizim derdimizdir. Bunu tüm dünya Karabağ zaferinde gördü. Kimse bize ‘bunlarla niye dertleniyorsunuz’ diyemez. Dedi.

Kazakistan da yaşanan bu gelişmeler Türk Devletleri Teşkilatına ve öne çıkan,güçlenen ülkemize karşı yapılan bir operasyon mu? Bunu zaman gösterecek…

Azerbaycan ile birlikte Kazakistan SSCB’nin dağılmasından sonra en istikrarlı bir şekilde gelişme gösteren Türk Cumhuriyeti idi.

Temennimiz Kazakistan halkının bugüne kadar elde ettikleri kazanımlarını kaybetmemesi…

Kaybolan yıllarda ABD’nin çıkarlarına gizlice hizmet eden FETÖ terör örgütü mensuplarına teslim edilen Türk Dünyası sahası bundan sonra boş bırakılmamalı,faaliyet alanları genişletilmeli…

Kazakistan’ın da Türk Dünyasının kalbi olduğu gerçeği unutulmamalı…

İstikrar bir an önce sağlanarak Kazakistan ,huzura kavuşturulmalı….

ÇALIŞAN GAZETECİLER!

Zor bir meslektir gazetecilik…

Şimdi ki zamanda bu ‘’Gazeteci olunmaz gazeteci doğulur …’’sözünün bir kıymeti harbiyesi kalmış mıdır? Bilemem ama ben hala ‘gazeteci doğulur’ tarafındayım…

Gazetecilik mesleğine bir sevda ile başladı iseniz kopmanız çok zor…

Gazetecilik ile ilgili İhlas Holding Kurucusu Merhum Enver Ören ağabeyin bizlere unutamayacağımız bir nasihati vardı; “Gazeteciliğin kolay tarafı yoktur. Gazetecilik heyecan ve hareket mesleğidir. Gazetecilik memurluk değildir. Bu meslekte, mesai ve gece gündüz mefhumları düşünülemez. Gazetecilik böyle düşünenleri bünyesinden atar” …

Her zaman söylerim, bir insanın gazetecilik mesleği ruhuna işlemiş ise, nerede olursa olsun, ne iş yaparsa yapsın,o kişi ölene kadar gazetecidir…

Üzerinizde oluşan o gazetecilik kimliğinden kopmanız çok zor…

Bunu yaşayan biri olarak çok iyi bilenlerdenim…

Bu vesile tüm gazeteci dostlarıma meslek hayatlarında kolaylıklar diliyorum.

SARIKAMIŞ’TA!

107 yıl önce Allah-u Ekber dağlarında Sarıkamış’ta Enver Paşa komutasındaki birlikler, 22 Aralık 1914-15 Ocak 1915 tarihleri arasında Rus kuvvetlerini püskürtmek isterken ağır kış şartları ile karşılaşmış, Genelkurmay Başkanlığı kayıtlarına göre 60 bin asker şiddetli soğuk, açlık ve yetersiz kıyafetler sebebiyle şehit düşmüştü.

Korona ya yakalanarak hayatını kaybeden ve özel izin ile Ankara’da Tacettin Dergâhına defnedilen Ozan Yusuf Polatoğlu bir şiirinde ; ‘Amansız… Zamansız bir karakışta… Tarihe bir ‘’Beyaz Hüzün’’ düştü, Sarıkamış’ta… Sarıkamış’ta…’diyordu…

Yurdun dört bir yanından insanlarımız son yıllarda Ocak ayının ilk haftasında Sarıkamış Şehidlerini anmak için düzenlenen yürüyüşe katılıyor…

Yine yurdun dört bir yanında Sarıkamış Şehidlerini anmak için çeşitli etkinlikler yapılıyor…

‘Sarıkamış Yürüşleri’ vatan savunmasında o dönem yaşanan sıkıntıları yerinde görmek ve yaşamak isteyen gençlerimiz ve insanlarımız için anlamlı bir buluşma…

Yaşananlar ise aradan yüzyıllar geçse de unutulmayan bir ‘’Beyaz Hüzün’’…

Rabbim tüm şehitlerimize rahmet eylesin…

ŞEHİDİMİZ VAR!

Acı haber Şanlıurfa Akçakale ilçesi sınır hattından geldi.

Hain PKK/PYD/YPG terör örgütünün tuzakladığı patlayıcıyla Teğmen Murat Alyurt, Er Enes Koç ve Er Ertuğrul Ulupınar şehit oldular.

Şehidlerimizden Enes KOÇ kardeşimiz benimde doğduğum köy olan Erzurum/ Horasan-Bahçe köyü’(mahallesi)nden…

Ailece İstanbul’da ikamet ediyorlar…

Vatanımız, Bayrağımız, Milletimiz bu kahraman askerlerimizin can siperane mücadeleleri ve şehadet şerbetini içmeleri ile var olmaya, yaşamaya ve bayrağımız göklerde dalgalanmaya devam ediyor…

Acı büyük oluyor, ateş düştüğü yeri yakıyor ama şehadet şerbetini içmekte herkese nasip olmuyor.

Ne mutlu onlara…

Rabbim kahraman şehitlerimize rahmet eylesin, KOÇ ailesine ve tüm şehidlerimizin ailelerine, yakınlarına sabır ve başsağlığı diliyorum.

Milletimizin Başısağolsun…